Orman Kanunu’ndaki değişikliklerle ormanlık alanlarda yapılaşmanın önü açılıyor!
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali KENANOĞLU, ‘Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 2. maddesi üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda konuştu. Ormanlık alanlara ilişkin yeni düzenlemeler getiren madde üzerine konuşan Kenanoğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından çıkarılan yeni bir yönetmeliğe de dikkat çekerek iktidar tarafından ormanlık alanlarda yapılaşmanın önünün açıldığını ifade etti.
Konuşma tutanak metni ve videosu aşağıda yer almaktadır.
Dönem: 27 Yasama Yılı: 5 Tarih: 1.12.2021 Birleşim: 25 Ham Tutanak Sayfası: 169
Konuşmacı: ALİ KENANOĞLU Seçim Çevresi: İSTANBUL
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Tabii, bu madde, ormanlık alanlarla ilgili düzenleme getiriyor. İşte, tesis kurma meselesi var işin içerisinde. Esasında dün yayınlanan bir yönetmelik vardı, buradan da ifade etmiştim, kürsüden, dünkü yayınlanan yönetmeliğe baktığımız zaman yani Meclisin düzenlemiş olduğu bu madde oldukça masumane kalıyor çünkü esas sorun oradaki yönetmeliğin kendisinde. Bu madde yani kanunun bu hâli Anayasa Mahkemesinden dönmüş ancak şu anda çıkartılan yönetmeliğe baktığınız zaman bu kanunun çok daha ötesinde, çok daha fecaat bir durum ortaya çıkmış çünkü yönetmelikte ormanlık alanlara her türlü tesis kurma hakkı “kamu zorunluluğu” ya da “kamu yararı gözetilmesi” adı altında ortaya konuyor. Daha ilginci, cezaevi yani hapishane yapabiliyorsunuz, ormanlık alanlara patlayıcı madde deposu yapabiliyorsunuz. Bir de esasında, içerisine gizlenmiş yeraltı depolama tesisleriyle ve bu nükleer atıklarla ilgili çok ciddi bir endişe var çünkü şu anda İzmir Gaziemir’de on dört yıldır bir fabrikada duran nükleer atıklar var, fabrika kullanılmıyor; o atıklar da o fabrikaya ait değil; nereden gelmiş, nasıl gelmiş, oraya kim getirmiş? Yani Türkiye’nin bir çöplük olduğunu biliyoruz yani çöp ithal ettiğini, nükleer atıklar getirildiğini, buralarda çeşitli topraklara gömülmüş sahillerden fışkırdığını filan biliyoruz, Karadeniz’de bunu çok yaşadık. Şimdi burada acaba bunlara bir kılıf mı oluşturuluyor? Bu nükleer atıkları saklayacak, depolayacak, çöplük olarak kullanacak ormanlık alanlar mı ortaya çıkartılıyor? Bütün bunların hepsi endişe verici gelişmeler.
Yine Sinop Nükleer Santrali’yle ilgili burada çeşitli düzenlemeler yapıldı ama bu nükleer atıkların nereye götürüleceği, nerelere atılacağı konusu belli değil. Nükleer santrallerin kendisi bir felaket, atıkları da başka bir felaket doğuruyor. Maddenin tümü üzerindeki eleştirilerimizi yapmıştık.