İktidar, Konutzedeleri mi Yoksa Müteahhidi mi Koruyacak?
HDP İstanbul Milletvekili Ali KENANOĞLU, TBMM Genel Kurulunda, öncelikle İstanbul Esenyurt ilçesi olmak üzere Kadıköy-Fikirtepe, Tuzla ve Türkiye’nin birçok yerinde konut satış vaadiyle kandırılan vatandaşların mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla verilen araştırma önergesi üzerine parti grubu adına yaptığı konuşmada; AKP iktidarının, müteahhidi mi yoksa orada ev sahibi olmak için yıllarını, emeğini vermiş vatandaşı mı düşüneceğine karar vermesi gerektiğini belirtti.
Konuya ilişkin Tutanak metni ve konuşma videosu aşağıdadır.
TUTANAK HİZMETLERİ BAŞKANLIĞI
Dönem: 27 Yasama Yılı: 3 Tarih: 1.07.2020 Birleşim: 106 Ham Tutanak Sayfası:146-
Konuşmacı: ALİ KENANOĞLU Seçim Çevresi: İSTANBUL
Tutanak Metni:
HDP GRUBU ADINA ALİ KENANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Türkiye gibi ülkelerde ev sahibi olmak insanların birinci hayalidir. Ben çocukluğumdan da bilirim, gençliğimden de bilirim, etrafımızdaki bütün arkadaşlarımız, dostlarımız, herkes önce bir evi olsun ister.
Gelişmiş demokrasilerde, Avrupa ülkelerinde baktığınız zaman insanlar ev sahibi olmaya ihtiyaç duymazlar. Kiralarda yaşarlar, onlar için önemli olan bu sene tatili hangi ülkede geçirecekleri ya da mesleklerindeki kariyerler. Kendilerini bu konuda yetiştirmek, bunun üzerine kurulu bir hayat felsefeleri vardır fakat bizim gibi ülkelerde yani ekonomik ve siyasi istikrarın olmadığı ve akabinde ekonomik istikrarın olmadığı ülkelerde insanların barınma ihtiyacı, başlarını sokacakları bir ev ihtiyacı en önemli ihtiyaç hâline dönüşür.
Yıllarca okursunuz, üniversite bitirirsiniz, üniversitede hoca olursunuz, profesör olursunuz, herhangi bir kaygınız olmaması gerekirken bir gece sabahleyin bir kalkarsınız ki bir KHK’yla işsiz kalmışsınız hem de öyle bir işsiz kalmışsınız ki başka hiçbir işte çalışacak pozisyonunuz da kalmamış. Böyle bir ülkede yaşadığınız zaman birincil hedefiniz ev sahibi olmak oluyor, bir evin size ait olması, kira derdinden kurtulmak meselesi birincil mesele oluyor.
Bu, müteahhitlerin, kimi dolandırıcıların da iştahını kabartan bir durum. Bu anlamıyla İstanbul’da Esenyurt, Başakşehir, buralar yeni yerleşim projesinin yapıldığı alanlar, Tuzla yine ve kentsel dönüşümle birlikte de Fikirtepe bu durumda. Bu tür yerlerde yapılan projeler var, işte maketten satılan evler var fakat bunlar teslim edilmemiş, hatta bir kısmı inşaat hâlinde, kaba inşaatı yapılmış ve çürümeye terk edilmiş. İnsanlar yıllarca para ödemişler, bir sürü hayallerini ve umutlarını bağlamışlar ama bir türlü sorunlarına çözüm bulunamıyor.
Türkiye Cumhuriyeti iktidarı yani AKP iktidarı şu anda meselelere müteahhitleri düşünen bir yerden bakıyor. Mesele, müteahhitlerine nasıl iş imkânı sağlanacağı, onların yeni işlerinin nasıl finanse edileceği, onların yeni iş alanlarının nasıl oluşturulacağı üzerine kurulu ama bu sektörde mağdur olmuş 100 bin civarında insan var ve bunlar ödedikleri para karşılığında evlerini almak istiyorlar. Aynı şekilde, bu inşaat şirketlerine iş yapan çok sayıda taşeron ve onların çalıştırdığı işçiler de var; özellikle Esenyurt bölgesinden çok iyi biliyorum. Dolayısıyla, bu insanların mağduriyetinin giderilmesi hepimiz açısından bir görevdir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyursunlar Sayın Kenanoğlu.
ALİ KENANOĞLU (Devamla) – Değerli milletvekilleri, bir iktidarın, bir devletin, Türkiye Cumhuriyeti iktidarının, ülkesinin, devletinin bu sorunu çözebilecek gücü ve imkânı vardır. Önemli olan niyettir yani müteahhidi mi düşüneceksin, yoksa orada ev sahibi olmak için yıllarını, emeğini vermiş vatandaşı mı düşüneceksin; önce buna karar vermek gerekiyor.
Biz o nedenle diyoruz ki: Bir avuç müteahhidi değil; sayıları 100 binleri bulan, dolandırılmış, mağdur vatandaşları ve oralara iş yapan taşeronları ve onların işçilerini düşünmemiz gerekir öncelikli olarak, onların sorunlarını çözmemiz gerekir. Bu dolandırıcılık belasına evlerine oturamayan, evlerine sahip olamayan bu insanların sorununa da çözüm olacak, bunu araştıracak ve çözüm bulacak imkânların oluşturulması gerekiyor.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)