Deprem Değil Denetimsizlik Öldürür
HDP İstanbul Milletvekili Ali KENANOĞLU, Meclis Genel Kurulunda Partisi Grubu adına yaptığı konuşmada; depremin değil denetimsizliğin ölümlere sebep olacağını belirterek, yapı denetim meselesinde indirimler uygulamak yerine, binaların denetlenmesi konusunu daha ciddiye almamız gerektiğini belirtti.
Konuya ilişkin Tutanak metni ve konuşma videosu aşağıdadır.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Coğrafi bilgi sistemleri kanunu üzerindeki değişiklik üzerine söz aldım.
Tabii, teklifle getirilen düzenlemelerin önemli bir bölümünün yapı ve inşaat sektöründeki sermaye akışının sürdürülmesi ve rant odaklı olduğunu ifade etmek isterim çünkü coğrafi bilgi sistemleriyle ilgili yalnızca tek maddede düzenleme var.
Benim söz aldığım bu madde 29 Haziran 2001 yılında çıkartılan söz konusu 4708 sayılı Kanun’un 5’inci maddesiyle ilgili. Burada bir değişiklik yapılıyor ve şöyle deniliyor mevcut yasada: “Yapı denetim kuruluşlarına ödenecek hizmet bedeli, Endüstri Bölgeleri, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, Organize Sanayi Bölgeleri, Serbest Bölgeler ve Sanayi Siteleri onaylı sınırı içerisinde yer alan tüm yapılar için %75 indirimli uygulanır.” Bunu yüzde 30’a indiriyor. İlk etapta baktığınız zaman yapı denetim firmalarının indiriminin yüzde 75’ten yüzde 30’a çekilmesi olumlu gibi karşılanabilir ancak deprem bölgesinde bir coğrafyaya sahibiz yani coğrafyamız deprem bölgesi, dolayısıyla da yapı denetim meselesinin ciddiye alınması gerekiyor. Yani yapı denetim meselesi üzerinde indirimler uygulanarak, zorunlu indirimlere tabi tutularak yapı denetim meselesini zora sokacak uygulamalardan kaçınmamız gerekiyor.
Şimdi, şöyle bir gerçek var: Ülkedeki bina stokunun yüzde 10’unun yenilenmesi, yüzde 30’unun da onarılması gerekiyor. TÜİK verilerine göre ülkemizdeki konutların yaklaşık yüzde 40’ı da kaçak durumda ve yapı denetim meselesinde de şöyle bir durumla karşı karşıyayız: Yapı İşleri Genel Müdürlüğü yaptığı denetimleri neticesinde birçok yapı denetim kuruluşunun denetledikleri yapıların yerlerini dahi bilmediklerini ortaya çıkartıyor. Yani yapı denetim firmalarının büyük çoğunluğu sadece kâğıt üzerinde yapı denetimi yapıyorlar. Yani bunların, yapı denetim firmalarının gidip inşaatları denetledikleri yok ve dolayısıyla, bu indirimler rekabeti, rekabet de çoğu yerde personel çalıştırmadan, teknik eleman çalıştırmadan, yeterli mühendis çalıştırmadan, yeterli kontrol elemanı çalıştırmadan, sadece kâğıt üzerinde, belgeyle yapılan işlemlerden ibaret oluyor. Şimdi, böyle bir durumla karşı karşıya kaldığımız bir yerde, işte Elâzığ depreminde, Malatya’da görmüş olduğumuz gibi ya da beklenen İstanbul depreminde -Allah muhafaza- yaşayacağımız gerçeğini de görmemiz gerekir olduğu üzere, ciddi anlamda tahribatlar ve yıkımlara yol açacak sonuçlar doğuruyor. O nedenle, yapı denetim meselesinde indirimler uygulamak yerine binaların yapılarının denetlenmesi konusunu daha ciddiye alan ve bu konuda yapı denetim firmalarını daha zorlayan bir yerden uygulamaları düzenlememiz ve kanunları çıkartmamız gerekiyor.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)