19 Temmuz 2018 Perşembe günü polisler tarafından Armutlu Cemevi’ne baskın düzenlenmiş, çok sayıda kişi gözaltına alınıp tutuklanmak üzere tutsak edilmiş ve baskın sırasında son derece çirkin, kabul edilemez olaylar (Cemevi envanterlerine zarar verme, Cemevi duvarlarına sprey ile yazılama yapma ve Cemevi koridoruna idrar yapma vb.) polisler tarafından gerçekleştirilmiştir. Gözaltılar ise aralarında Cemevi başkanı Zeynep Yıldırım’ın da bulunduğu yeni isimlerle daha sonra devam etmiştir.
Olaylar gerçekleştikten hemen sonra konuyu gündemleştirmek ve gerçekleşen çirkinliklere dikkat çekmek adına soru önergesi[1] vermiş ve sürecin takipçisi olacağımızı belirtmiştik. Bu kapsamda, 31 Ağustos günü milletvekili arkadaşımız Kemal Bülbül ve parti MYK üyemiz Çilem Küçükkeleş ile birlikte olan bitene yakından bakabilmek adına Armutlu Cemevi’ne bir ziyaret gerçekleştirdik.
Ziyaretimiz sırasında, ilk olarak, Cemevi yönetimine geçmiş olsun dileklerimizi bir kez daha ilettikten sonra, ortaya çıkan tabloyu yerinde gözlemek üzere Cemevi yöneticileri ve mahalle muhtarı ile birlikte Cemevi’ni dolaşıp meydana gelen tahribatı gördük. Yöneticiler, baskın sırasında kendilerinin de orada olduklarının polislerce bilinmesine rağmen polislerin kapıların açılması yönünde herhangi bir taleplerinin olmadığını ve direkt kapıları kırarak içeri girdiklerini belirttiler. Bu durum, baskının ve baskın sırasında meydana gelen olayların direkt zarar vermeye yönelik bir motivasyonla bilerek, isteyerek gerçekleştirildiğinin emaresi olarak yorumlanmalıdır. Yine, bu yollu bir müdahale, Alevilere ve Cemevi’ne gösterilen hasmane tavrın başka bir türevi olarak görülmelidir.
Cemevi’nde yaptığımız gözlemlerin yanı sıra, kızı Zeynep Yıldırım ve diğer Can’ların maruz kaldığı hukuksuzluğu ayyuka çıkarabilmek ve serbest bırakılmaları için oturma eylemi başlatan 79 yaşındaki Kezban Ana’yı ziyaret edip direnişini selamladık. Ziyaretimiz sırasında ziyaretçiler tarafından destek mesajlarının yazıldığı deftere bizler de arkadaşlarımızın serbest bırakılmaları yönündeki taleplerimizi not düştük.
Bunlarla birlikte, Cemevi ziyaretimiz sonrasında mahallede yaşayan Can’ları ziyaret ederek konu üzerine görüşmeler gerçekleştirdik. Olayların en yakın mağdur ve tanıkları olarak kendilerinin süreci nasıl değerlendirdiklerini duyma fırsatı bulduk. Zeynep başkanın tutsak edilmesinin yegane gerekçesinin meydana gelen hakaretamiz olayların kendisi tarafından direkt teşhir edilmesi ve buradan doğru Alevilerin tepki göstermesi olarak yorumlayan mahalleliler, Zeynep başkanın serbest kalması yönünde güçlü bir kamuoyunun oluşturulması gerektiğinin aciliyetini belirttiler.
Bizler de, daha önce de belirttiğimiz üzere, bu sürecin büyük bir dikkatle takipçisi olacağımızı kendilerine ifade ettik. Harcı kötülükle yoğrulmuş bu tavrın ve uygulamaların hesabını ancak dayanışarak, çoğalarak sorabileceğimizin altını çiziyor, buradan hareketle, herkesi bu sürecin takipçisi olmaya çağırıyoruz.
[1] Soru önergemiz ile ilgili haberimizin linki için bkz: http://alikenanoglu.net/armutlu-cemevine-yapilan-baskini-sorduk/2665
