Alevilere AB iftirası
Alevilere AB iftirası
Avrupa’da Alevi örgütlenmelerinin gelişmesi büyümesi ve daha önceki yazılarımda belirttiğim şekilde Türkiye’deki Alevi örgütlenmelerine ve hak arama mücadelelerine destek olmaları birçok kesimi rahatsız etmiş durumdadır. Bunların başında AK Parti Hükümeti ve bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gelirken, Aleviler içinden de Tayyip Erdoğan’ın bu rahatsızlığına ortak olanlar bulunmaktadır. Bu konuda Tayyip Erdoğan’la hemfikir olanlar Ulusalcı bakış açısına sahip olan Alevilerdir. Bu canlar zaman zaman toplantılarda, Alevi TV’lerindeki programlarda ve yazılarında Türkiye’deki Alevi kurumlarından bazılarını Avrupa Alevi örgütlenmeleriyle ortak çalışıp AB ile ilişki içerisinde olduklarını söylemektedirler. AB’nin Türkiye üzerindeki emperyalist emellerine hizmet ettiklerini ve bu nedenle de AB tarafından fonlar aracılığıyla desteklendiklerini kimi zaman ima etmekteler kimi zaman ise doğrudan söylemektedirler.
AB fonlarının ne olduğunu ve Türkiye’de hangi kurumlar tarafından kullanıldığına şöyle bir bakalım. AB fonları sanıldığının aksine STK’lere doğrudan nakit para olarak verilmeyip, AB’nin ilgili birimi tarafından oluşturulan konularda hazırlanan projelere, ilgili projenin mali giderlerini karşılamak üzere, fatura vb. şekilde belgelendirmek koşuluyla verilir ve proje denetime tabidir. AB’nin bu fonları, Türkiye’de birçok kesim tarafından kullanılmaktadır. En çok da belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşları AB’ye proje sunup fon kullanmaktadırlar.
Sayın Başbakana ve ulusalcı Alevi canlara önemli bir bilgi aktarayım. Türkiye’de AB fonlarını en çok kullanan kurumlar arasında Genelkurmay Başkanlığı gelmektedir. Hem de Yaşar Büyükanıt, İlker Başbuğ ve Işık Koşaner döneminin Genelkurmay Başkanlığı, o dönemde, yani 2007-2010 yılları arasında ‘Siyasi Kriterler’ kapsamında ‘Mehmetçik Projesi’ için AB’den 12.7 milyon avro hibe almıştır.
AB fonlarından proje kapsamında son 10 yılda tüm Alevi kurumlarının aldıkları bütçe bir milyon avroyu bulmaz. Bu kısıtlı Fonu kullanma becerisini gösterebilen kurumların başında da Ulusalcılıkta Ulusal TV ile yarışan bir yayın yapan kanalıyla da bilinen bir Alevi kurumumuz bulunmaktadır. Keşke daha fazla Alevi kurumumuz bu fonlara uygun projeler yapıp toplumumuzun faydasına olacak bu AB fonlarında faydalanabilme becerisi gösterebilseler. Çünkü bu fonları kullanmanın kriteri öyle iftira edildiği gibi siyasi yandaşlık değil, uygun proje üretebilmek ve uygun bir formatta bunu uygulayabilmektir.
Genelkurmay Başkanlığının bile kullandığı AB fonlarını Aleviler için suçlayıcı bir şekle dönüştürmeyi Tayyip Erdoğan yapıyor, hadi onun Alevilere olan kinini, öfkesini biliyoruz da bizim Alevi canlara ne oluyor? Siz niye bu oyuna geliyorsunuz? Kendisini Devletin sahibi olarak görenler ile devletin her türlü nimetinden faydalanan diğer STK’ler, bu AB fonlardan faydalanırken bir sıkıntı duymuyorlar da, Devletin her türlü imkanlarından mahrum bırakılan Alevilerin AB fonlarından faydalanması neden sizi rahatsız ediyor? Yoksa siz öğretilmiş bir çaresizlikle mi bunu yapıyorsunuz? Zıplayamayan pireler örneğinde olduğu gibi; deney yapan bir kişi, ilk önce pireleri içine koyduğu kavanozun kapağını kapar ve kavanozu ısıtır. Pireler 30 cm’lik kavanozun kapağına şiddetle çarparlar ve yere düşerler. Birkaç denemeden sonra pireler o kadar yükseğe sıçramaktan vazgeçerler, daha sonra kavanozun kapağı açıldığında bir tek pire bile kavanozun dışına çıkamaz.
Bu pire örneğinde olduğu gibi yıllardır Alevilerin altına ateş yakılıp kafalarına da balyoz vuruldu. Cumhuriyetin efendileri her türlü nimetleri kendileri için seferber ederken bizi de cumhuriyetin bekçisi olarak kapıya koydular. Bekçiliği bırakıp kapıdan içeri girmek isteyenlere ise “kafeste beş maymun” deneyindeki gibi başka bir öğrenilmiş çaresizlik tepkisi gösteriliyor.
Evrensel Gazetesi / 07 Mart 2013