HDK’nin Karadeniz gezisi üzerine söylenecek çok söz var, birçok değerlendirmelere tabi tutuldu ve detaylarıyla tartışıldı. Yazılan çizilen birçok şeyi tekrar etmeden söyleyeceğim şu ki; Halkların Demokratik Kongresi egemenleri ve sistemden bir şekliyle nemalananları fena halde rahatsız eden bir örgütlenme durumunda, partisini de kuran HDK, seçim barajının da düşmesiyle birlikte oy gaspçılarının rantlarını elinden alacak. Beleşe seçilen birçok dolaylı oy hırsızı vekil koltuğundan olacak. Bu nedenle HDK’nin yurt çapında altarnatif olmasını engellemeye çalışıyorlar.
Kürtler ile solcuların, Alevilerin birliği bu sistemin korkulu rüyasıdır. Bu nedenle de Sosyal Demokrat çizgideki insanlarla birlikte 72 millete aynı nazarla bakan Alevi inançlı kişileri nasıl olur da “Bu rüyadan uzak tutarız.”ın hesabını kitabını yaptıyorlar her zaman?
Alevileri Kürt siyasal hareketinden uzak tutma politikası 2 Temmuz 1993 Sivas Madımak Katliamı’nın sonrasına dayanmaktadır. O günün devlet anlayışı Alevilerin mutlaka ve mutlaka Kürt muhalefeti ile uzaklaştırılması ve karşılarına çıkartılması politikasını bilinçli olarak uyguladı. Bu amaçla Alevi kurumları kuruldu, iş adamları, yazarçizerler görevlendirildi ve beslendi. Bu konuyu zaman zaman detaylarıyla yazıyoruz. Bu yazdıklarım bir saptama değil bizzat Süleyman Demirel’in itiraflarından oluşmaktadır.
Sosyal Demokratlar, Baykal’lı çizgiyle iyicene Sosyal Demokrat çizgiden uzaklaştırılıp milliyetçiliştirilirken, Aleviler de bu şekilde inançlarının öğretilerinden uzaklaştırılarak milliyetçileştirildiler. Tabii bütün bunlar tamamı kapsayan bir durum değildir. Devletin bu politikasına aldanmayan Sosyal Demokratlar ve Aleviler de varlığını korumuştur.
HDK’nin Çorum’da rahatça toplantısını yapabilmesi, halen dahi 72 millete aynı nazarla bakan Alevilerin önemli ölçüde varlıklarını koruduğunun göstergesidir.
Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Alevi öğretisine uygun davranarak darda kalanlara yoldaş olmuştur. Vakıf Başkanı Nurettin Dede ve Vakıf Genel Başkanı Ercan Geçmez inançlarının gereğini yapmışlardır. Çorum’da Nurettin Dedeye HDK’ye ev sahipliği yaptı diye tepki gösterenler, CHP’nin yıllardır yürüttüğü ırkçı politikalarla öğretilerinden uzaklaştırılmış Alevilerdir. Çorum’da Nurettin Dedeye karşı oluşturulan cılız tepkinin bir Astsubay emeklisi olduğu ve yaşanan kirli savaşta evlatlarını kaybeden mağdur ailelerin bu mağduriyetini kullandığı bilgisini de Çorum’daki canlar ifade etmektedirler.
Yine Samsun’da bulunan Alevi Derneği’miz yöneticileri HDK heyetine Samsun’da eşlik etmişlerdir. Sinop’da yaşanan linç girişimi, tıpkı Madımak Katliamı gibi mağdurların üzerinde kaldı, CHP aklandı, MHP’yi Sırrı Süreyya Önder bizzat kendisi akladı, AK Parti zaten ak olduğu için katiyen bu işlerin içinde olmaz!
Sinop’ta yaşanan linç girişimini yarım yamalak bilgilerle sadece CHP’li Belediye Başkanı eleştirisi ile ele almaya kalkınca ortalığa böyle bir manzara çıktı. Sonradan doğru laflar edilse de bir defa malzeme verilmiş oldu sağa sola.
Sinop’ta yaşanacaklar günler öncesinden tezgahlanırken buna tepki gösteremeyen ve olaylara seyirci kalan CHP ve CHP’li Belediye Başkanı sorumludur. Kitlesini bu konuda uyarmayan MHP sorumludur. Hepsinden öte dokuz saat boyunca yaşananlara seyirci kalan Hükümet ve AKP yetkilileri baş sorumludur.
Bu olayda bir provokatör arıyorsanız aha da bunlardır.